make a play - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

make a play



"make a play" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 4 sonuç

İngilizce Türkçe
Idioms
make a play f. -in ilgisini çekmeye çalışmak
make a play f. '-i etkilemeye çalışmak
make a play f. '-e kur yapmak
make a play f. oyun/hile yapmak

"make a play" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 31 sonuç

İngilizce Türkçe
Colloquial
make a play for f. ilgisini çekmeye çalışmak
Idioms
make a big play of something f. abartılı bir şekilde dikkat çekmek
make a great play of something f. abartılı bir şekilde dikkat çekmek
make a play for somebody f. ayartmaya çalışmak
make a grandstand play f. tribünlere oynamak
make a grandstand play f. seyirciye oynamak
make a grandstand play f. şov yapmak (spor)
make a grandstand play f. havalı hareket yapmak (spor)
make a grandstand play f. afili hareket yapmak (spor)
make a grandstand play f. şık hareket yapmak (spor)
make a grandstand play f. etkileyici hareket yapmak (spor)
make a grandstand play f. drama yapmak
make a grandstand play f. şov yapmak
make a grandstand play f. gösteriş yapmak
make a grandstand play f. hava atmak
make a grandstand play f. göz boyamak
make a grandstand play f. şekil yapmak
make a play for (someone or something) f. (birini/bir şeyi) oyunla elde etmeye çalışmak
make a play for (someone or something) f. (birini/bir şeyi) bir plan yaparak elde etmeye çalışmak
make a play for (someone or something) f. (birini/bir şeyi) dalavereyle elde etmeye çalışmak
make a play for (someone) f. (birinin) ilgisini çekmeye çalışmak
make a play for (someone) f. (birini) etkilemeye çalışmak
make a play for (someone) f. (birine) kur yapmak
make a play for something f. bir şeyi oyunla elde etmeye çalışmak
make a play for something f. bir şeyi bir plan yaparak elde etmeye çalışmak
make a play for something f. bir şeyi dalavereyle elde etmeye çalışmak
make a great play of something [uk] f. bir şeyi çok vurgulamak
make a great play of something [uk] f. bir şeyin üzerinde çok durmak
make a great play of something [uk] f. bir şeye abartılı bir şekilde dikkat çekmek
make a great play of something [uk] f. bir şeyi şiddetle/önemle vurgulamak
make a great play of something [uk] f. bir şeyi önemle belirtmek